Kaşıntı bir hastalık değil birçok fizyolojik bozuklukta ortaya çıkabilen bir semptomdur ve köpeğin hayatında gerek ruhsal gerekse bedensel olarak normal yaşamını idame etmesini engellemesi nedeniyle mutlaka çözülmesi gereken ciddi bir sorun teşkil eder.
Bu hayati derecede önemli semptomu oluşturan nedenler arasında; hayvanın kanını emmek yada tüy ve derisini yemek suretiyle deride irritasyona sebep olan ayrıca tükrüklerinde alerjenik madde barındırarak alerjik reaksiyonlara neden olabilen dış parazit etkenlerinden ( pire, kene, bit, sivri sinek ve uyuz etkenleri gibi ) derinin bakteriyel florasını ve fizyolojik yapısını bozabilen hijyen eksikliği, uygun olmayan şampuanla ve / veya fazla sık yaptırılan banyolar gibi bir köpeğin aslında zaruri ihtiyaçlarından olan temizliğiyle ilgili yapılan hatalar hatta ve hatta köpeğin yaşamını idame ettirebilmesi için gerekli temel faktörlerden beslenmesi ile ilgili yapılan yanlışlıklar sayılabilir. Bu nedenle tüm bu faktörlerin deride oluşturabileceği hasarı ve bu hasarın oluşum mekanizmasını bilmek ve ona göre gerekli önlemleri almak hayvanımızı bu ciddi sorundan koruyabilmek için çok önemlidir. Peki tüm bu sebepler kaşıntıyı nasıl oluşturuyor ve bizler bunu engellemek için neler yapabiliriz?
Dış parazitler:
Deride kaşıntıya neden olan dış parazit etkenlerinden en önemlileri kuşkusuz pire ve kenelerdir. Pireler ısırıklarıyla deride oluşturdukları irritasyonun haricinde tükrüklerinde barındırdıkları kaşıntı yapıcı enzimler ve alerjenik maddelerle de kaşıntıya neden olurlar.Özellikle pire ısırığına karşı duyarlı olan hayvanlarda tek bir pirenin ısırması dahi ciddi alerjik tepkimelerle sonuçlanacaktır.Keneler ise kaşıntıdan ziyade kan emerek ve taşıdıkları zoonotik olabilen etkenleri köpeklere bulaştırarak irritasyona ve sistemik hastalıklara neden olurlar. Peki neler yapılabilir? Öncelikle köpek için bu denli sorun olabilen pire ve kenelerin yaz aylarında fazlaca çoğalabilmeleri köpek üzerindeki enfestasyon riskini de arttırır bu nedenle yaz aylarında bu etkenlere karşı yapılacak mücadeleler kışa nazaran daha önemlidir. Bu etkenleri hayvanlardan uzak tutmak amacıyla yapılan, bilinen birçok uygulama vardır bunlar arasında pire tasmalarının takılması, ilaçlı şampuanlarla yaptırılan banyolar ve hayvanların ense bölgesine uygulanan damlalar sayılabilir (tabi bütün bu uygulamaların ve tercih edilecek uygulama öncesi veteriner hekim kontrol ve tavsiyesi çok önemlidir). Bu uygulamalardan banyo anlık bir arınma sağlarken tasmalar kokuları sayesinde pireleri uzak tutar, damlalar ise derideki yağ bezleri tarafından emilerek belli sürelerde deri yağıyla tekrar salınır ve ısıran pirenin etkeni almasıyla ölmesini sağlayarak etkir. Tüm bu uygulamalar yapılırken de banyoda ilacın hayvan tarafından yalanması, tasmanın ıslanarak etkinliğini kaybetmesi veya damlanın emilmesine fırsat verilmeden hayvanın banyo yaptırılması gibi oluşabilecek aksilikler göz önünde bulundurulmalıdır.
Kaşıntıya sebep olabilen diğer parazit etkenleri uyuz ve mantar etkenleridir. Bunlar çok farklı cinslerde olabilirler örneğin uyuz etkenlerinden bazıları kan emerek bazıları ise tüy yiyerek deride tahribat oluştururlar. Uyuz ve mantar etkenleri dış ortamdan veya başka hayvanlardan temas yoluyla bulaşabileceği gibi hayvanın bağışıklık durumu düştüğünde fırsatçı enfeksiyon şeklinde de oluşabilirler. Bu etkenlerden korunmak amacıyla yapılan tek uygulama mantar enfeksiyonları için yapılan aşılamadır bunun haricinde bu etkenlerle mücadelede koruyucu uygulamalardan ziyade tedavi edici uygulamalardan yararlanılmaktadır. Tedavideki önemli bir nokta da bu etkenlerin pirelerin aksine zoonotik oluşlarıdır hayvanlarda enfestasyon oluşturan pirelerin insanlar üzerinde barınamamalarına rağmen aynı durum uyuz ve mantar etkenleri için geçerli değildir, bu etkenler insanlarda da lezyonlar meydana getirebilirler.
Beslenme hataları:
Doğru beslenme köpekler için bir çok problemin önüne geçmede etkili bir yöntemdir. Köpekler gençlik, yetişkinlik ve yaşlılık dönemlerinde besin maddelerine farklı oranlarda ihtiyaç duyarlar. Bu besin maddelerinden proteinler hayvanlarda alerjik reaksiyonlara yol açmak suretiyle kaşıntı oluşturduğundan diğerlerine nazaran rasyonda fazlaca dikkatli kullanılması gereken maddelerdir. Köpekler ve tüm canlılar yavruluk dönemlerinde proteinlere yüksek oranda ihtiyaç duyarlar ve aldıkları fazla proteinden zarar görmeyebilirler ancak büyüme döneminden sonra aynı tip beslenme yani fazla proteinli gidaların tüketilmeye devam edilmesi hayvanda alerjik reaksiyonlara yol açar. Özellikle golden retriever ırkı gibi aşırı hassas ve alerjenik ırklarda fazla proteinin yol açtığı olumsuzluklar daha dikkat çekicidir. Peki bu duruma getirilecek çözüm nasıldır? Öncelikle başta da bahsettiğimiz gibi kaşıntının bir çok sebebi vardır hayvanınızda böyle bir semptom gözlemlediğinizde zaman kaybetmeden veteriner hekiminize başvurmalısınız. Veteriner hekiminizin kaşıntının sebebinin beslenme hatası olduğunu düşünmesi durumunda yapılacak radikal çözüm kullandığınız mama yerine veteriner hekiminizin köpeğiniz için önerdiği dengeli rasyona geçmektir. ( Ev yemeklerine alışmış bir köpeğe kuru mama yedirmek ne kadar zor olsa da! )
Kişisel bakım hataları ve hijyen eksikliği:
Derideki bakteriyel floranın dengesini pek çok faktör bozabilmektedir bunlara; hijyen eksikliği, uygun olmayan şampuan ve temizlik maddelerinin kullanımı örnek gösterilebilir. Sık yaptırılan banyo uygulamalarıyla deri yağlılığının ortadan kaldırılarak derinin aşırı kurumasına ve hatta kepeklenip dökülmesine neden olunabileceği gibi banyo sonrasında veya köpeğin ıslanmasına neden olan durumlardan sonra özellikle Shar Pei gibi kıvrımlı deri yapısına sahip hayvanlarda deri kıvrımları arasında kalan kapalı bölgelerin aşırı nemli kalması bu bölgelerde bakteri ve mantar oluşumuna yol açarak deri florasını ve bütünlüğünü bozabilir. Ayrıca köpeklerde banyo işleminin kesinlikle kendiniz için kullandığınız temizlik ürünleriyle yapılamayacağı bilinmelidir bazı noktalarda bizlerle fizyolojik ortak noktalar taşısalar da deri yapıları bu noktalardan biri değildir. Köpeklerin deri asitliği insanlardan farklı olduğundan onları mutlaka kendi deri ph’larına göre ayarlanmış özel şampuanlarla yıkamanız gerekir.
Ayrıca evlerimizde temizlik için kullandığımız bir takım malzemeler de temas halinde lokal tepkiler oluşturabilir (örneğin çamaşır suyu ile silinen bir yüzeye temas eden köpeğin karnında, bacaklarında alerjik lezyonların oluşması gibi).
Tüm bu sebeplerden dolayı oluşan kaşıntı diğer tüm deri hastalıkları gibi uzun soluklu ve inatçı bir durumdur. Gerek rutin uygulamaların aksatılmadan yapılması gerekse bakım ve beslenmedeki doğru seçimlerle bu sorunun oluşması engellenebilir. Yapılan hataların düzeltilmesiyle ise var olan bu sorun çözümlendirilebilir. Ancak unutulmamalıdır ki, köpeğinizin ihtiyaçları elbette sizlerden farklı olacaktır. Onunla geçireceğiniz zamanın uzun ve sağlıklı olabilmesi için yavruluk döneminden itibaren size bir veteriner hekimin eşlik ediyor olması köpeğinizin ihtiyaçları konusunda sizi en doğru şekilde bilgilendirebileceğinden yapabileceğiniz hataları minimalize ederek kuşkusuz mükemmel bir rehber olacaktır…
Dr. Haluk ÖMER